Boynuzlu Sevgili

Ben Esra telefonda seni boşaltmamı ister misin?
Telefon Numaram: 00237 8000 92 32

Ass

Boynuzlu Sevgili
Burak’la beş yıla yakın süren beraberliğimizi birbirimize sadık kalarak geçirdik. Öyle ki etrafımızda bizi tanıyan arkadaşların “örnek gay çift” olarak gösterdiği bir ikiliydik. Fakat geçen o beş yıl Burak’ın ve benim bir çift olarak gerçekleştirilebileceğimiz tüm fantezilerimizi gerçekleştirmemize yetmişti, artık yatağa girdiğimizde aklımıza boşalıp rahatlamaktan başka bir şey gelmiyordu. Yatakta sürekli aynı şeyleri yapar hale gelmiştik: Önce Burak’la biraz altmış dokuz yaptıktan sonra Burak beni sırt üstü yatırıp arkama geçiyor, ta ki boşalana kadar sikiyordu beni. Burak epeyce de geç boşalan bir adamdı ama zaman içinde bu süre sanki giderek daha da uzamıştı. Ben de bir an evvel boşalıp rahata kavuşmak için yüzükoyun yatıp onun içime boşalmasını bekliyordum can sıkıcı bir şekilde. Bazen iç çektiğimi duyup “Bırakalım istersen”, diyordu. Sonra da dayanamayıp ikimizi birden elle boşaltmam için beni sıkıştırıyordu. İkimiz de bir defa boşalınca birbirimize sırtımızı dönüp uyuyorduk. Bir zamanlar yapabildiğimiz şeylerin yanında bunlar seks bile sayılmazdı.

Gürkan diye yakın bir gay dostuma durumumuzu anlattım. “Eren, sanki sizin ilişkinin son kullanma tarihi geçmiş”, dedi, “Bu durumda sizin bir an önce yatak hayatınızı renklendirmeniz gerekiyor, bebeğim bu ilişkinin birkaç aylık bir ömrü kalmış ne yazık ki”. Burak’ı seviyordum, yani gerçekten de herşeyiyle seviyordum. Sadece seks üzerine kurulu bir ilişkimiz yoktu, aynı zamanda çok iyi arkadaştık da. İlişkimizin ilk aylarında ikimiz de bir ilişkiye başladığımızın farkında bile değildik. Başkalarıyla da seks yapıyordum ama Burak’la aldığım hazzı yaşayamıyordum kimseyle. Çünkü sadece seks yapmıyorduk, ikimizin de hoşuna giden birçok şeyi yapıyor, dertleşiyor, birlikte gezip tozup eğlenebiliyorduk. Zamanla mıknatıs gibi birbirimize çekildik ve hayatımızdaki gereksiz insanlara da yol verdik. Burak bana, ben Burak’a yetiyordum. Cinsel olarak da böyleydi. Gerçekten de cinsel anlamda hoşuma giden ne varsa Burak’ta vardı. Onun da aynı şekilde olduğuna emindim. Ama işte zamanla o tutkuyu yitirdik, bizi bir arada tutan belki de birbirimize olan saygımızdı artık. “Ne yapayım Gürkan, tanga filan mı giyeyim, crossdresser mı olayım bu yaştan sonra?…”, diye dalga geçtim arkadaşımın söyledikleriyle. “Senin hamurunda yok öyle şeyler, olsa belki derdim”, dedi Gürkan, “Ama belki bunu senin için yapabilecek birini aranıza alabilirsiniz”. “Hayatım, bir kere Burak kadın sevmiyor, sevse benim gibi sakallı bıyıklı adamla ne işi var?”, dedim gülerek. “Adamlık sakalla bıyıkla mı oluyormuş, aaa enteresan!”, diye laf soktu Gürkan da bunun üzerine.

Açıkçası Burak’la hiçbir zaman kıskançlıklar, kaprisler, gereksiz tripler yaşamamıştık. Mesela o hoşlandığı biri olduğunda bana gösterir ya da söylerdi, ben de aynı durumda ondan gizlemezdim. Beraber yapardık kritiğimizi. Fakat üçüncü bir kişiyi alıp da beraber yaşadığımız eve, yatağımıza seks yapmaya getirmeyi hiç düşünmedik. “Seven sevdiğini paylaşmaz” mantığı vardır ya, bu konuda o kadar at gözlüğüyle bakmıyordum. Yani sevdiğim insanı mutlu görmeyi isterdim, ayrıca cinselliğin neden bu kadar abartıldığını ve insanların neden birbirlerine böyle “sahip olunacak” birer eşyaymış gibi davrandığını da anlayamamışımdır. Eve döndüğümde yemekten sonra internette takılan sevgilime Gürkan’ın ortaya attığı fikri nasıl açarım diye düşünüyordum ki aklıma bir fikir geldi. Beraber grup seks pornosu izlemeyi teklif ettim. “Canım istemiyor Eren”, dedi Burak hemen. “Porno izlemeyi mi? Grup seksi mi istemiyor?”, diye sordum. Yüzüme sırıtarak bakarak, “İkisi de aynı şey değil mi?”, dedi. “Cıks, değil”, dedim, “Grup seks yaptın mı sen hiç hayatında?”

Burak ilişkimiz başlamadan seneler önce bir arkadaşıyla beraber küçük bir grup olayına girmişlerdi. Ortaya aldıkları bir pasifi “evire çevire” yaptıklarını filan anlattı böyle neşeyle. “Aaa bak sen”, dedim, “Sende de ne cevherler varmış. Hiç arada aklına geliyor mu bu şeyler yapmak?”, diye sordum sonra da. “Nasıl yani? Seninle mi?”, dedi Burak tek kaşını kaldırarak. “Yok ebenle”, dedim sırıtarak, “Aşkitom, belki de denememizin tam zamanıdır. Hem bu daha önce yapmadığımız bir şey”. Burak ciddi olup olmadığıma emin olamıyor gibi gözlerini kıstı. “Nereden çıkıyor bu fikirler birden?”, dedi. “Nereden çıktığı değil, neden çıktığı önemli bebitom. Halimize bak, kırk senedir evli yaşlı çiftler gibi olduk. Esk**en neler neler yapardık. Hatırlıyor musun bilmem ama bazen günde beş altı defa farklı farklı pozisyonlarda yaptığımız olurdu, şimdi en fazla bir kere şey ediyoruz…” Burak somurtuyordu, “Beni mi suçluyorsun?” “Yaa hayır tabi ki suçlamıyorum, seni hala ilk günkü kadar seviyor aşkitom ve istiyorum da ama sanırım artık o tutkulu günlerimiz geride kaldı ve bu konuda bir şeyler yapmamız şart”. “Boynuz mu takacaz birbirimize şimdi?”, diye gülüyordu Burak ama baktı ki ben gayet ciddiyim, “Ya nasıl yapacaz bu işi o zaman?”, diye sordu.

O gün epeyce konuştuk bu konuyu ve Burak’ın da aklına yatar gibi oldu. İnternetteki gay sitelerindeki profillerimizi sileli uzun zaman olmuştu ama artık ortak bir tane açmamız gerekiyordu. “Bu işi sana bırakıyorum”, dedi Burak her zamanki gibi. Bana böyle güvenmesi çok hoşuma gitmişti. Neyse uzatmayayım ben de bir tane profil açtım bize, “Seks partneri arayan a ve p gay çiftiz”, diyerek. Tabi bir sürü dengesiz gerizekalı mesaj attı, doğru adayı bulmak için bütün bu gerizekalıları taramak epeyce uzun bir zaman alıyordu. Akşamları bir saat bu işe ayırır olmuştuk. Mesajlara bakıp “Bu olmaz!”, “Bu da değil!”, “Bu hiç olmaz!”, diyip duruyorduk. Derken adının Murat olduğunu söyleyen birinin mesajı düştü: “Merhaba ben Murat, 36 yaşındayım. 182 boy, 76 kilo ap’yim. Emdirmeyi çok sevdiğim güzel ve 19 cm bir aletim var. Ben de yalamayı severim. Jigolo değilim, sadece keyif için birlikte oluyorum. Çiftlere üçüncü olmak özel zevkimdir. Sadece uzun saçlı, göbekli ve aşırı şişman tiplerden hoşlanmıyorum. Yeriniz varsa, uyarsa görüşelim”. Ben ciddiyse vücut resimlerini görmek istediğimizi söyledim, fazla sürmedi bir sürü fotoğrafını açtı bize. Yani jigololuk yapmak istese yapacak tarzda hoş bir adamdı.

Nihayet Burak’ın telefonundan arayıp buluşmak için sözleştik. Oturduğumuz eve yakın büyük bir alışveriş merkezindeki bir kafede buluştuk. Murat çok şık ve tarz giyinmişti, üçgen vücuduna ne giyse yakışacak tarzda bir adamdı, bu ikimizi de etkilemişti. Kahvelerimizi yudumlarken arkadaşça havadan sudan konuştuk. Murat’ın oldukça iyi bir mesleği vardı, iyi de kazanıyordu, yani paraya ihtiyacı olan sürüngenlerden değildi. Birkaç yıldır genelde çiftlerle beraber olduğunu söyledi. Çok açık bir şekilde bizi beğendiğini ve en kısa sürede evimize gelmek istediğini söyledi. Murat tuvalete gitmek için izin istediğinde ben Burak’a “Ya şimdi, ya da hiçbir zaman”, dedim, “Böylesini bir daha bulabilir miyiz sence? O kadar mesaj geldi, bir tane adam akıllı insan yok”. Kimisi daha gay çift olduğumuzu idrak edemeyip “İstersen karını da sikerim” diyordu, yani cidden gerizekalıydılar. Burak, “Ya ben utanırım böyle, sen davet et”, dedi. Evet böyle de utangaç adamdır sevgilim Burak. Neyse tuvaletten dönünce, “Murat, istersen şimdi beraber kalkalım, bize gelebilirsin”, dedim. Kalkıp eve geldik hep beraber.

Burak birer kadeh viski koydu üçümüze, biraz daha sohbet ettik. Murat bizi gaza getirmek için daha önceki tecrübelerini anlatıyordu. Murat tekli koltukta otururken biz de yanındaki üçlü koltuktaydık. “Çift olarak ne yapmaktan hoşlanıyorsunuz bana gösterir misiniz?”, dedi Murat. “Haydi soyunalım”, diyerek soyunmaya başladı. Biz bir yandan soyunurken onun soyunmasını büyük bir keyifle izliyorduk çünkü harika bir vücudu vardı. “Düzenli spor yapıyorsun galiba…”, dedi Burak. “Evet”, dedi Murat, “Hem sağlık için, hem de sex için. Beğendiğinize sevindim”. İkimizin de ağzının suyu aktığını fark etmişti haliyle. Çırılçıplak kalmıştık. “Haydi başlayın, ben sizi izlemek istiyorum”, dedi Murat. Ben hemen Burak’ımın kucağına eğilip yarrağına yumuldum. Murat da bizi izleyerek otuzbir çekmeye, yarrağını kaldırmaya başlamıştı. Ben Burak’ı bir süre emdikten sonra sevgilimle öpüşmeye başladık. Murat yanımıza gelerek Burak’ın yarrağını ve taşaklarını yalamaya başladı. Burak’ın çok zevk aldığını görebiliyordum. Murat, Burak’ın taşaklarını yalarken ben de kafasını emiyordum. Burak şimdiden inlemeye başlamıştı. “Öyle hemen boşalma sakın”, dedi Murat. Burak’ın geç geldiğini bilmiyordu tabi bu derken, ama bir baktım ki Burak fışkırtmaya başladı bile. Ben tabi zevkle yaladım yuttum.

“Neyse sorun değil”, dedi Murat. Burak’la öpüşürken kalkmış yarrağını ağzıma verdi. “Haydi Eren, beni de çarçabuk getirme sakın. Çok fazla emmene gerek yok, sadece yavaşça yala”, dedi. Murat’ın penisi de kalkınca oldukça heybetli bir organa dönüşmüştü ve ben yalarken, Murat da onun kalçalarını ve kaslı göğüslerini okşuyordu. Murat, “Haydi şimdi sıra bende”, diyerek beni koltukta domaltıp popomun yanaklarını ayırarak deliğime ve taşaklarıma dil atmaya başladı. Bir yandan da kalkmış yarrağımla oynuyordu. Aşkitom Burak ayağa kalkarak önüme geçip yarrağını tekrar ağzıma verdi. O kadar çok zevk alıyordum ki boşalmamak için kendimi zor tutuyordum. Murat da ayağa kalkıp deliğime aletini sürtmeye başladı. O anda “Daha fazla dayanamıyorum, geleceğim”, dedim. Murat hemen eğilip yarrağımı ağzına alarak beni ağzına boşalttı. “Nefis bir tadın varmış”, dedi bana. Sonra da, “İkiniz de bu kadar çabuk boşaldığınıza göre demek ki epeyce zevk aldınız”. Gerçekten de bu kadar heyecan duyacağımızı ve çarçabuk boşalacağımızı tahmin etmemiştim.

Murat, Burak’ın yeniden kalkan penisini kavrayarak, “Şimdi sıra bende o zaman”, dedi. Burak’ı sırt üstü yatırarak üzerine uzandı. Onlar sevişirken bir süre izledikten sonra Murat “Yüzün bana dönük olarak deliğini Burak’ın ağzına ver, ben de onu içime alacağım”, dedi. Dediği gibi yaptık. Burak deliğime dil atarken ben de Murat’la öpüşüyordum. Murat da Burak’ın penisini içine almıştı. Murat bir süre sikildikten sonra, “Haydi yer değiştirelim”,diyerek beni Burak’ın iyice sertleşmiş penisine oturttu. O da karşımda durarak koca yarrağını gırtlağıma kadar sokuyordu. Burak bir yandan Murat’ın kaslı bacaklarını okşuyor, bir yandan da bana otuzbir çekiyordu ben kucağında hoplarken. Burak, artık boşalmak istiyorum dediğinde Murat beni kaldırıp yeniden koltuğa domalttı, ikisi birlikte yarraklarını okşayarak kalçalarıma attırmaya başladılar. O an aldığım zevk inanılmazdı. Tam bu sırada inanılmaz bir şey oldu ve Burak kalçalarımdan ve deliğimden süzülen spermleri yalayıp yutmaya başladı. Burak’ı uzun zamandır bu kadar azgın görmemiştim.

Aldığım zevkle ben de boşalmak istiyordum. Murat beni sırt üstü yatırıp bacaklarımın arasına uzanarak oral yapmaya başladı. Bu sırada aşkitom da memelerimi ısıra ısıra yalıyor, meme uçlarımı jelibon gibi emiyordu. Fışkırtmaya başladığımda Murat’ın hepsini diliyle silip süpürdüğünü görmek çok zevk vermişti bana ama hala sikilmeye doymamıştım. “Haydi yatağa uzanalım”, dedim. Hep beraber gidip bizim king size yatağımıza uzandık. Ben ortalarına uzanmış bir aşkitomun yarrağını, bir Murat’ınkini yalıyordum. Onlar da bu sırada öpüşüp sevişiyorlardı. Murat’ınki iyice sertleşince, “Doggy istiyorum”, dedim. Murat,”Tamam, çok severim”, diyerek arkama geçti. Ben dizlerimin üzerine başım Burak’ın kucağında nihayet sevgilimden başka biri tarafından sikilmeye hazırdım. Murat, koca aletini bastırarak içime sokarken ağzımda sevgilimin yarrağı çelik gibi sertleşmişti. Murat bana arkadan vurdukça Burak’ın sert yarrağı adeta boğazımı yırtacakmış gibi dibine kadar giriyordu. Aldığım zevki tarif edebilmem imkansızdı.

Murat kalçalarımdan tutarak ritmik bir şekilde giderek sertçe sikmeye başladı, içime geleceğini düşünürken aletini birden saçlarımdan tutup çekerek ağzımdan çıkardığı Burak’ın yarrağının üstüne attırmaya başladı. Murat’ın spermlerini sevgilimin yarrağından yalayıp yutarken Burak da fışkırtmaya başladı. Murat da eğilip sevgilimin yarrağını ağzına aldı. Ben Burak’ımın taşaklarını emerken Murat da fışkıran spermlerini yutuyordu. Muhteşem bir final yapmıştık. Yatakta uzanıp bir süre dinlendik, Murat’la ben başımızı Burak’ın göğsüne koymuş onun meme uçlarını yalıyor, bir yandan da öpüşüyorduk. “Tekrar buluşup sevişir miyiz?”, diye sordu Murat. Burak’la aynı anda “Tabi ki” dedik. Tekrar oturma odasına döndük, üzerimizi giyindik. Dışarıdan yiyecek bir şeyler sipariş verip sohbet ederek beraber yemeğimizi yedik. Yemekten sonra Murat kalkmak için izin istedi. Burak, “İstersen bir gün de kalmaya gel”, deyince şaşırmıştım ama hoşuma da gitmişti. Murat kapıdan çıkmadan önce ikimize de ateşli bir şekilde öptü. “Hoşçakalın şimdilik”, diyerek gitti.

Kapıyı kapattıktan sonra Burak’ın yorgunluktan oturduğu yerde uyuyacağını düşünüyordum. Ama bakışlarından anlamıştım, hala doymamıştı. “Bir posta daha ister misin bebeğim?”, dedi bana. “Yorgun değil misin?”, diye sordum neredeyse sertleşmiş penisine bakarak. “Yoo ne yorgunluğu, istersen iki posta daha atarım”, dedi. “Yok artık daha neler”, diye güldüm. Ama Burak o gece dediği gibi beni iki posta daha sikti. Bu defa uzun uzun sevişerek, dinlene dinlene sikişmiştik. Sonrasında Murat’la buluşmalarımız ayda bir defa filan oluyordu ama bu ikimize de iyi gelmişti. Murat, yurt dışından gelen bir iş teklifini kabul edene dek iki yıl kadar görüşmeye devam ettik. Sonra Murat’tan başkaları da girdi yatağımıza ama ondan aldığımız zevki aldığımızı söyleyemem. Bu aralar daha genç birilerini arıyoruz. Bize katılmak isteyenleri her zaman bekleriz.

Ben Esra telefonda seni boşaltmamı ister misin?
Telefon Numaram: 00237 8000 92 32